İkiteker pikniği ve kros yarışı -Mayıs 2007-

İkimizin de üyesi olduğumuz İkiteker.org sitesinin Mayıs ayının 13'ünde "4. Bahara Merhaba Şenliği" adında bir motosiklet gezisi düzenliyeceğini öğrenince pek sevindik, zira daha önce hiç bir toplu geziye katılmamıştık ve gezi planındaki atv, kano, paintball gibi etkinlikler ziyadesiyle ilgimiz çekmiş idi. Dolayısıyla hemmen Mayıs'ın 13'ündeki anneler günü organizasyonlarımızı iptal ettirdik ve katılım listesine adımızı yazdırdık.

Her zamanki buluşma mekanımız
Firuzağa Kaave.











Memo kahvaltılık almış. Rejimde olduğu için sadece
bir porsiyon börek ve bir peynirli sandviç yemek niyetinde.
Günün geri kalanında da rejimde olduğu için bir tost, bir
porsiyon tavuk şiş artı garnitür, bir yarım ekmek köfte,
bir porsiyon börek artı kek artı kurabiyeler yiyecek.
Rejim yapmak zor iş vesselam.






Grubun buluşma noktası olan Mahmutbey gişelerinin
hemen önü.









Gişeleri bulamamak ihtimali yüzünden erken yola
çıktığımız ve fakat gişeleri kolayca bulabildiğimiz
için biraz erken geldik.









Sol taraf: Endurocu gibi
Sağ taraf: Değil gibi









Sele çeşitleri arasında normal sele ve komfort sele gibi
seçenekler olduğunu biliyorduk fekat "Postiş sele" diye bir
sele olduğunu bilmiyorduk.









Memo sosyalleşmek çabasında. Konuştuğu bey
Uzay Bey'di sanırsam.









-Uuç uuç bööceeciik, annen saana R 1200 GS aalaacak...










Memo kiiim, sosyalleşmek kim...










Ortam kalabalıklaşıyor.










Sonunda Büyükçekmece'ye doğru hareket ediliyor.










Toplu sürüş zevkli hakkatten. Ama arkadan gelen ve
konvoyu sollamaya çalışıp sollıyamayan otomobiller
biraz sinirleniyolar gibi geldi bana.









Burası Büyükçekmece'deki nihai istikamet
olan tesis. İnsanlar yerleşmiş de kaynaşmışlar bile.









Asosyal Memo insanlara uzaktan bakıyor.










Asosyal Memo hiç olmazsa atv kullanacak diye
için için heyecanlanıyor.









Faruken kaygı içinde ufuklara bakıyor. Çünkü
öğrendik ki gölün suları çekildiği için belediye kanoya
izin vermiyor, atv yapılan alanda ise anneler günü
etkinliği düzenlendiği için atv yapılamıyor.
Artık piknikçi gibiyiz...
Değil de gibiyiz...








Asosyal piknikçi Memo.










Öğrendik ki BMW deneme sürüşü için motosikletler
getirmiş. İçimizdeki atv uktesini ve aksiyon aşkını
bir nebze olsun dindirebilecek bu etkinliğe hemmen
atlayıverdik. Faruken F 650 GS'yi rahat buldu, ama
kendi Transalp'ine binince "Ohbe, insanın kendi
motoru gibisi yokmuş" dedi. Memo G 650 Xcountry
kullandı, kauntirinin gücü ve rahatlığı pek hoşuna
gitti, sonra kendi xl 200'üne binince üzüldü.




Yemek kuyruğu.










İkiteker Faruken'e kulak yapıyor.










Hani denir ya iki çıplak bir hamama yakışır diye,
işte iki sap kişi de bir pikniğe yakışmıyor. Faruken
dedi ki hemen yakınımızdaki Hezarfen
Havaalanı'ndaki kros pistinde Balkan Motokros
Şampiyonası varmış, oraya gidelim. Gittik, ve
kendimizi süpersonik bir aksiyonun içinde bulduk.






Geçen sene de buraya bir şampiyona için gelip boş
pistle karşılaşmış olduğumuz için bu defa çok sevindik.
İnsan her zaman uçuşan motosikletler göremiyor...









Pistin dışında da motor sahiplerinin karavanlarını
parkettiği, sahne arkası gibi değil gibi, hareketli ve
eğlenceli bir ortam var.









Motorrr!.. Motorrrrr!.. Her taraf motoorrrrrrrr!!!..










İnsan kros motorların arasında dolanınca
kendi motorunu da kros motor sanıyor vallahi.
E, aslında xl 200 de kros değil mi?.. Evet ama
Memo krosçu değil gibi biraz sanki...








Faruken motrların breauvvvvvv breouuuuvvvvvvvvvv
diye bağırdığı parkura doğru ilerliyor.










-Bir kuş!
-Bir uçak!
-Hayır bu bir motokros!..









Bu Hezarfen Havaalanı'ndan havalanıyor.










Bu da iniş yapıyor.










-BREEEAAAOOUVVVVVVVVVV!!!..










Memo fotoğrafçı gibi değil gibi.










-Arkanda motor var!..










Kasa kasa motor.










Faruken ortamı gözlüyor.










O esnada Memo da fotoğrafını çekizliyor.










Ortam.










Motosiklet jandarması.










Ödül töreni.










Memo'nun gözü bir türlü doymadığı için köftelerin
videosunu çekiyor ki istediğinde açıp görebilsin.









Yarış sonrası.










Faruken ortamda.










Şampiyonanın son bir saatine yetişebildiğimiz için
Yarışlar bitti ve piknik alanına geri döndük. Geri
döndük çünkü akşam böreği iiçin birer fişimiz var.









Bu acayip beton yapı piknik alanının hemen
yanında. Memo bunun bir top yuvası olduğunu iddia
ediyor. Faruken ise nükleer atık deposu olduğu
kanaatinde.








Yapının gayet sıkı kapatılabildiği belli olan allengirli
demir bir kapısı var.

















Fekat gayet açık bir de penceresi mevcut.










Allengirli yapı hatırası.










Memo tuvalette saygı duruşunda.










Pikniğin organizasyoncusu Ahmet Bey
ortamı terk ederken...









Biz de Ahmet Bey'in ardından ortamı terk edip
Tem'den Taksim'e ulaştık. Faruken'in ensesi,
Memo'nun ise keli güneşten kıpkırmızı
yanmıştı...

7 comments:

nermin said...

Süper :)) maceralarınızın devamını bekler, teşekkürü bir borç bilirim!yaşlanmışsınız:)(yakışmış,yakışmış)

Anonymous said...

Mehmet Abi, çalışmalarını senelerdir hayranlıkla takip ediyorum. Kendi kategorinin en iyilerinden birisin. Daha geniş içerikle ve daha arşiv ağırlıklı olarak tüm çalışmalarını web sitende yayınlamanı bekliyorum. Çalışmalarında başarılar diliyorum abi, Adapazarı’ndan sevgiler, saygılar…

Su said...

ahuahua abi arkanda motor mu war ne?

C. M. K. said...

Çok güzel bir blog, o alengirli yapı büyük bir ihtimalle 2.Dünya Savaşı sırasında "düşmana karşı" dikilen bir makineli tüfek yuvasıdır. Penceresi o sebeple o kadar geniş.

robert te nirdo said...

Bizde taşrada (zati taşra olunca her bi şey küçülüvereyo ya)endernen bisikletle enderu yapıyoruz,

robert te nirdo said...

Abi çok güzel geziyorsunuz, ama bakın bisikletnen binince endoro ya kilo veriliyor, (mehmet abi darılmada motoziklete binince gobek erimiyo :? ) motosikletlede herhalde stres veriliyor,

Unknown said...

Sayfalar arasında gezerken çok güldüm, çoook uyumlu bir ekipsiniz anlaşılan..
ellerinize sağlık site çok güzel olmuş gibi, :))